ÇALIŞMA BAKANI IŞIKHAN HAK-İŞ’İ ZİYARET ETTİ

ÇALIŞMA BAKANI IŞIKHAN HAK-İŞ’İ ZİYARET ETTİ

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan 22 Nisan 2024 tarihinde HAK-İŞ Genel Merkezini ziyaret ederek, Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan ve HAK-İŞ heyeti ile bir araya geldi. Görüşmeye, Öz Gıda İş Sendikası Genel Başkanı ve Hak İş Genel Başkan Yardımcısı Halil Çukutli,  Hak-İş Genel Başkan Yardımcıları Yunus Değirmenci, Devlet Sert, Mehmet Ali Kayabaşı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Faruk Özçelik, Çalışma Genel Müdürü Mehmet Baş, Bakanlık Bürokratları ve HAK-İŞ Uzmanları katıldı.  

Işıkhan: “Mahmut Arslan Başkanımıza Teşekkür Ediyorum”
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Hak-İş heyetine kendilerini ağırladıkları için teşekkür ederek “Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan ve yönetim kurulu üyelerimize çok teşekkür ediyorum. 5 yıllık aradan sonra Çalışma Meclisini 29 Nisan’da yeniden topluyoruz. 13. Çalışma Meclisi’ni Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın teşrifleriyle 29-30 Nisan 2024 tarihinde Ankara’da gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Bu dönemki toplantımızın başlığını; “Türkiye Yüzyılında Çalışma Hayatı: Emeğin Sendikal Örgütlenmenin ve İstihdamın Geleceği” olarak belirlemiş bulunuyoruz. Meclisimizde çalışma hayatını ilgilendiren temel konulara ilişkin sorunları gündeme getirecek ve bunlara yönelik hazırlayacağımız temel politikaları tüm tarafların katılımıyla hayata geçirmeye gayret edeceğiz” diye konuştu.

“Çalışma Meclisimizin Hayırlı Olmasını Diliyorum”
Çalışma Bakanlığı olarak sendikalardan habersiz, sendikalarla istişare etmeden, sosyal diyalog kurmadan hiçbir adım atmamaya özen gösterdiklerini hatırlatan Işıkhan, “Pek çok konunun kapsamlı olarak ele alınacağı 13. Çalışma Meclisimizin şimdiden hayırlara vesile olmasını diliyorum” dedi.

“Çalışanlarımız Tedirgin Olmasınlar”
31 Mart yerel seçimlerine de değinen Bakan Işıkhan, “31 Mart seçimlerini geride bıraktık. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olarak Türkiye’yi kalkındırma ve istihdamının gelişmesine yönelik her türlü projede tüm yerel yöneticilerimizin yanlarında olacağımı buradan ifade etmek istiyorum. Ancak yerel seçimlerin ardından yeni belediye başkanlarının göreve gelmesiyle birlikte belediye çalışanlarının iş yerinden çıkarılması ve mobbing endişesi birçok insanı tedirgin etmektedir. Belediye başkanlarının bu tür davranışları, çalışanların kazanılmış hak ve özgürlüklerinin kaybı anlamına gelecektir” uyarısında bulundu.

“Tüm İşçilerimizin Haklarının Takipçisi Olacağız”
“Sadece adalet ve sosyal sorumluluk açısından değil, aynı zamanda şehrin sürekliliği ve hizmet kalitesi açısından da bu hususa alakalı uyarımı yapmak istiyorum” diye konuşan Işıkhan tüm belediye başkanlarına seslenerek “Ayırt etmeksizin tüm belediyelere sesleniyorum. Bizler işçilerimizin ve memurlarımızın haklarının yakın takipçisi olacağız” dedi.

“Çalışma Meclisimize Çok Büyük Bir Güç Vereceksiniz”
İşçilerin hakları konusunda yürüttükleri başarılı çalışmalardan dolayı HAK-İŞ Konfederasyonumuza teşekkürlerini ileten Işıkhan, “Duruşuyla ve mücadelesiyle Türkiye’nin bugünlere ulaşmasında önemli etkisi olan işçilerimizin çalışma hayatıyla ilgili kazanımlarında ve ülkemizin kalkınmasına katkı sağlayan Başkanımız Mahmut Arslan’a tüm HAK-İŞ camiasına teşekkür ediyorum. Çalışma Meclisimize katkı sağlayacak tüm paydaşlarımıza özellikle Türkiye 100 yılının asli unsurları olan işçilerimize de şimdiden teşekkürlerimi ifade etmek istiyorum. Bu vesileyle Genel Başkanımız Mahmut Arslan’a ve ekibine şunu söylemek isterim ki: “Çalışma meclisimize çok büyük bir güç vereceksiniz, destek vereceksiniz” diye konuştu. 

“1 Mayıs’ta Taleplerimizi Meydanlardan Haykıracağız”
Genel Başkanımız Mahmut Arslan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ve beraberindeki heyetin HAK-İŞ'i ziyaretinde, Çalışma Meclisi'nin uzun yıllardır toplanmadığını belirterek, 13. Çalışma Meclisi'nin 29-30 Nisan'da düzenlenmesini olumlu karşıladıklarını söyledi.

Bu yıl 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü Kocaeli'nde kutlayacaklarını anımsatan Arslan, "1 Mayıs etkinliklerimizi kaosa, tartışmalara, gerginliklere, emniyet güçleriyle gerginliklerin yaşanmasına kurban edemeyiz. 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, emekçilerin taleplerinin yüksek sesle konuşulduğu, itiraz ve eleştirilerde bulunduğu önemli bir gün. Bu nedenle olası gerginlikler, 1 Mayıs'taki vereceğimiz mesajlara mani olacaktır. Bu yıl 1 Mayıs'ta alanlarda, özellikle son dönemde karşılaştığımız ekonomik zorluklar, ek protokoller, toplu sözleşmelerimizde ek zam taleplerimiz, asgari ücret, yine Kamu Çerçeve Protokolünün yerel yönetimlerde uygulanmamasından kaynaklı zorluğumuz, geçici mevsimlik işçilerin özellikle Çaykur'daki durumunu gündeme getireceğiz” dedi. 

Türkiye’de yaşanan hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında emekçilerin yaşadığı sorunlara değinen Arslan, “Bütün bu sorunlar var ama biz ülkemizin potansiyeline güveniyoruz. Bu ülkenin enerjisine, potansiyeline ve gücüne güveniyoruz. Bu zorlukların geçici olduğunu düşünüyoruz. Ülkemizin bu zorlukları aşabilecek bir iradesinin olduğunu, bu sorunlarla baş edebileceğimiz bir iradenin olduğuna inanıyoruz” diye konuştu.

"Hem yasal haklarımızı kullanacağız hem de buna itiraz edeceğiz"
Arslan, 31 Mart seçimlerinin sona erdiğine ve seçilen belediye başkanlarının görevlerine başladığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“2019 yılındaki yerel yönetim seçimlerinden sonra Konfederasyonumuza bağlı sendikalardan 50 bin üye istifa ettirilmişti. 15 bin civarında üyemiz de işini kaybetmişti. Uzun mücadeleler ve eylemler yürüttük. Yeni dönemde aynı tablonun yaşanmasını istemiyoruz. Evet, siyasi kadrolar millet iradesiyle seçilmiştir. Saygımız var. Milletin iradesine saygı göstereceğiz. Seçilen belediye başkanlarımıza biz de başarılar diliyoruz” diye konuştu. 

“Amacımız Çalışanların Haklarını Korumak”
Arslan, Lezita’da 47 gündür süren grevin detaylarına değinerek, “Türkiye’nin en büyük tavuk firmasında grevimiz devam ediyor. 200’e yakın arkadaşımız greve katılıyorlar. Bu konuyla ilgili yasal ve hukuki mücadelemizi sonuna kadar sürdürüyoruz. Burada toplu iş sözleşme yetkisini dört yılda aldık. Dört yıldır uğraşıyoruz. Yetkimize itiraz edildi ve işçi arkadaşlarımız işten çıkarıldılar. 47 gün önce greve çıkmak zorunda bırakıldık. Çünkü toplu sözleşme müzakerelerine oturmadılar. Bizimle oturup görüşmediler, bir teklif vermediler. İşveren Türkiye Cumhuriyeti’nin yasalarına, anayasaya, işçi haklarına meydan okuyor. Amacımız işvereni yok etmek, işvereni yıpratmak, oradaki şirkete zarar vermek değil. Amacımız çalışanların haklarını korumak” dedi.

Kaynak: Hak-İş
Basın Bürosu
Yayımlanma Tarihi: 22 Nisan 2024 Pazartesi