Yargıtay: İşyerindeki her kaba, kırıcı ve küçümseyici davranış mobbing değildir

Yargıtay: İşyerindeki her kaba, kırıcı ve küçümseyici davranış mobbing değildir

Yargıtay: İşyerindeki her kaba, kırıcı ve küçümseyici davranış mobbing değildir
İşyerinde psikolojik taciz anlamına gelen “mobbing” konusunda Yargıtay oldukça tartışılacak bir karara imza attı.

İş davalarının karara bağlandığı Yargıtay 22. Hukuk Dairesi, işyerinde kaba davranmanın mobbing olmadığına hükmetti. Yerel mahkemenin kararını bozan Yargıtay, mobbing konusunda tartışılan pek çok konuya da açıklık getirdi.

Yargıtay verdiği kararda ilk olarak mobbingin tanımını yaptı.

İşte, Yargıtay’ın mobbing tanımı: “Mobbing kavramının etimolojik anlamına ve tarihsel gelişimine bakıldığında; aynı ortamda bulunan veya aynı organizasyona bağlı olan bir veya birden fazla kimsenin bir kişiye belli bir amaçla, sistematik bir şekilde, yılgınlık, korku, tedirginlik, endişe, bunalım, bıkkınlık, sıkıntı veya kaygı oluşturacak söz, tutum veya davranışlarla psikolojik ve duygusal baskı kurarak onu belli şekilde davranmaya ya da davranmamaya, ortak alandan uzaklaştırmaya, güçsüzleştirmeye, değersizleştirmeye, aşağılamaya, küçük düşürmeye veya pasifize etmeye yönelik çabalarına mobbing denilir.”
Yargıtay, kararında mobbingi; stres, tükenmişlik sendromu, işyeri kabalığı, iş tatminsizliği ya da doyumsuzluğu gibi olgulardan ayıran hususu da şöyle açıkladı: “Belli kişinin belli bir amaca yönelik olarak hedef alınması, yapılan haksızlığın sürekli, sistematik ve sık oluşudur.”

İşyerinde, işverenin kaba davranışları nedeniyle oluşan huzursuzluk ve sıkıntılar nedeniyle istifa eden çalışan hakkında verilen yerel mahkeme kararını ise bozdu. Yargıtay, işverenin kaba davranışlarını gerekçe göstererek istifa eden işçinin maruz kaldığı kaba davranışların ‘mobbing’ sayılmayacağını, ancak işverenin, iş sağlığı ve güvenliğini sağlama yükümlülüğünü ihlal ettiğini kişilik haklarına yönelik saldırıyı önlemediği ve buna sebebiyet verdiği için işçiyi koruma ve gözetme borcuna aykırı davrandığı, bu durumun da işçiye iş sözleşmesini haklı nedenle feshetme imkânı verdiğini belirtti.

Yerel mahkeme işçinin açtığı davayı reddetmişti. Yargıtay, davanın kabul edilmesi gerektiğini belirterek, mobbing konusunda emsal olacak bir gerekçe kaleme aldı. İşte, Yargıtay’ın mobbing konusunda tartışılacak kararının gerekçesi:

“Mobbing oluşturan eylemler, mağdur üzerinde psikolojik baskı oluştursa ve bunun sonucunda bir kısım sağlık sorunlarına neden olsa da, her psikolojik baskıyı ve rahatsızlığı mobbinge bağlamak doğru değildir. Bu bağlamda, bir işyerinde yaşanan belli yoğunluktaki stres, kaba, kırıcı ve küçümseyici davranışlar, çalışanları mutsuz yapsa, onların psikolojik ve ruhsal sağlığında bozulmalar meydana getirse de, diğer unsurlara bakılmadan mobbing olarak kabul edilmesi hatalıdır. Örneğin, nezaket ve saygının yokluğu olan işyeri kabalığı, doğal olarak kişiye bağlı, beğenilmeyen, çirkin görülen, rahatsız edici ve hoş karşılanmayan söz, tutum ve davranışlardan oluşmaktadır. Dosya kapsamındaki tanık beyanlarından, söz konusu davalı işyerinde çalışanlara karşı kaba davranıldığı, zaman zaman hakaret içerikli sözler söylendiği, bir kısım kusurlu davranışların hoş görülmediği ve çalışanların küçük düşürüldüğü anlaşılmaktadır. Davaya konu olan olayda, unsurları itibariyle mobbingin oluşmadığını söylemek mümkün ise de işverenin, iş sağlığı ve güvenliğini sağlama yükümlülüğünü ihlal ettiği, öte yandan kişilik haklarına yönelik saldırıyı önlemediği ve buna sebebiyet verdiği için işçiyi koruma ve gözetme borcuna aykırı davrandığı, bu durumun da işçiye iş sözleşmesini haklı nedenle feshetme imkanı verdiği kabul edilmelidir.”

Yargıtay’ın bu kararının ardından işyerinde kaba davranışlar sergileyen işverenlerin, nezakete aykırı tavır ve davranışları mobbing yapıldığı iddiasıyla istifa etmeye gerekçe gösterilemeyecek.

(Yasemin Güneri – HaberTürk)

Kaynak:meslekhastaligi.net
 
Yayımlanma Tarihi: 21 Ocak 2019 Pazartesi